29 Eylül 2011 Perşembe

En iyisi Böyle

Evet evet en iyisi böyle. Karar verdim, ilk defa! İlk defa bir kararımın üzerinde bu kadar kesin konuşuyorum. Dün piyanoyu bırakma kararı almıştım. Artık bu yükü kaldıramayacağım Vakit yok hiçbirşeye vakit yok diye düşünmüştüm. Ama şimdi 5 yıllık emek geldi aklıma, onca anımız onca yılımız boşa gitmesin. Piyanoyu bırakmayacağım. Gerekirse daha çok çaba sarf edeceğim. Ama yapacağım. Bu kararımdan dönmeyeceğime söz veriyorum. Siz de şahitler oluyorsunuz bu durumda...

O zaman bir kompozisyon yazıyım: Piyano öğretmenimeee...
Evet evet bir eylül günüydü buz gibi bir apartman dairesi giriştede Alternatif Atölye yazılı bir tabela. Galoşlarımızı giydik. Kapıda mavi galoşlar vardı. Çoğu tükenmişti aklıma 2 seçenek gelmişti ya çok öğrencileri vardı ya da galoşlara masraf yapmıyorlardı. Olsun kapıyı çaldık ya çok tatlı bir bayan açtı ama ben hala o korku gibi bir tatlı heyecanı içimden atamamıştım. Çünkü bir randevu almıştık. Konuşucaktık ve beni o kursta dramaya yazdırmak için konuşacaktık. Kadın bizi bir odaya almıştı. Büyük sevimli bir odaya. Oturduk, o da oturdu atolyeden ve akedemik başarılardan bahsetti. Kesin burda okumalıydım. Bende o başarılı kız olmalıydım. Baştan amacımı belirlemiştim ama sonra uzmanlık alanlarının piyanoda olduklarını öğrendik. Ben de prenses filmlerindeki piyano çalan kızlar gibi olmak isterdim. Oyüzden dramaya değil, piyanoya başlıycaktım. Drama diye gelip piyano diye çıktık. Bu da benim kararsızlığımın en büyük örneğidir. Danışırım, taşınırım düşünürüm karar veremem. Artık omuzlarım dik ve kararlıyım bugün verdiğim karardan sonra